DENGESİZLİĞİN NİRVANASI
Tutarsız, kompleksli insanlarda görüp görebileceğiniz en standart davranış mantıktan yoksun olmaktır. Bu tarz insanlarda muhakeme yeteneği düşük ihtimal de olsa gelişmiş olabilir fakat akıl yürütme yani mevzuları birbirine bağlama yeteneği olmayan bir türüne denk gelirseniz işiniz Allah'a kalmış demektir orası kesin.
İyi niyeti hiç saymıyorum (bir önceki yazı) o yoksa karşı taraf bin türlü ergenlik yapar, anlamsız ve en hafifinden saçma sapan konuşur ve bunun gayette farkındadır çünkü amaç anlaşmak değil o basit çıkarlarını parlatmaktır.
Bir anlamda Kohlberg'in ahlak sınıflandırmasında saf çıkarcılıktan büyüyemişler de diyebiliriz onlara. Bir konu hakkında söz ederken o sözün konu ile bağlantılı olması bağlamına uygun olması gerekir hatta hakaret veya iftira edeceksen bile makul düzeyde bir tutarlılığa sahip olan kişi ettiği sözde bunu gözetir. Ve fakat bundan bihaber kişi kişisel komplekslerine dayalı olarak hareket eder. Mantıklı davranış ve söz ile mantıksız olan arasında bağ kuramadığı için de sizin o konu ile tamamen ilgisiz bir anda zamanda psikolojide söylediğiniz bir cümleyi bile kendi çıkarına kullanmaya çalışabilir. yani ne sağı ne solu ne karnı belli bir durum ve insanla karşı karşıyasınızdır. Ya arkanıza bakmadan kaçacaksınız ya pısıp kendiniz olmayacak ve başkalarının yanında kendiniz olmanın tadına varacaksınız.
Yazık olan şu ki, o kişi ne söylerseniz nasıl davranırsanız davranın küçük hesaplarının dışına çıkamayacak doğru ve yanlışı ayıramamaya devam edecek ve siz o kişi için hiçbir şey yapamayacaksınız. Kendisinin farkında olan kişi asla cahil değildir. Ama tutarsız ve kompleksli mantıktan yoksun, yetmezmiş gibi bir de egolu biri yardım bile isteyemeyecek kadar cahildir. Sevseniz de fark etmez sevmeseniz de çünkü bu ayrımın farkına varamaz o kişi. Böyle yaşamaya devam eder. Kendi inandığı bilmediği senaryolaştırdığı küçük basit hikayelerle kendini kandırarak kendi cehenneminde tekrarlarla...
İyi niyeti hiç saymıyorum (bir önceki yazı) o yoksa karşı taraf bin türlü ergenlik yapar, anlamsız ve en hafifinden saçma sapan konuşur ve bunun gayette farkındadır çünkü amaç anlaşmak değil o basit çıkarlarını parlatmaktır.
Bir anlamda Kohlberg'in ahlak sınıflandırmasında saf çıkarcılıktan büyüyemişler de diyebiliriz onlara. Bir konu hakkında söz ederken o sözün konu ile bağlantılı olması bağlamına uygun olması gerekir hatta hakaret veya iftira edeceksen bile makul düzeyde bir tutarlılığa sahip olan kişi ettiği sözde bunu gözetir. Ve fakat bundan bihaber kişi kişisel komplekslerine dayalı olarak hareket eder. Mantıklı davranış ve söz ile mantıksız olan arasında bağ kuramadığı için de sizin o konu ile tamamen ilgisiz bir anda zamanda psikolojide söylediğiniz bir cümleyi bile kendi çıkarına kullanmaya çalışabilir. yani ne sağı ne solu ne karnı belli bir durum ve insanla karşı karşıyasınızdır. Ya arkanıza bakmadan kaçacaksınız ya pısıp kendiniz olmayacak ve başkalarının yanında kendiniz olmanın tadına varacaksınız.
Yazık olan şu ki, o kişi ne söylerseniz nasıl davranırsanız davranın küçük hesaplarının dışına çıkamayacak doğru ve yanlışı ayıramamaya devam edecek ve siz o kişi için hiçbir şey yapamayacaksınız. Kendisinin farkında olan kişi asla cahil değildir. Ama tutarsız ve kompleksli mantıktan yoksun, yetmezmiş gibi bir de egolu biri yardım bile isteyemeyecek kadar cahildir. Sevseniz de fark etmez sevmeseniz de çünkü bu ayrımın farkına varamaz o kişi. Böyle yaşamaya devam eder. Kendi inandığı bilmediği senaryolaştırdığı küçük basit hikayelerle kendini kandırarak kendi cehenneminde tekrarlarla...
Yorumlar
Yorum Gönder